27 Temmuz 2009 Pazartesi

27 Temmuz - 9 ağustos 2009 Tupperware kampanyası

Bu hafta tatile çıkıyorum, buyüzden bir müddet kampanyaları yayınlayamıyacağım. Bunun için beni takip eden arkadaşlardan özür diliyorum. Yinede elimden geldiği kadar blogumu güncel tutmaya çalışacağım. Bu hafta şimdilik son olarak iki haftalık bir kampanya yayınlıyorum. Sipariş verirken özellikle hangi haftanın ürününü sipariş verdiğinize dikkat edin lütfen. Zamanı geçmişse sipariş veremiyoruz çünkü.

Özellikle bazı ürünleri sadece bir adet sipariş verebiliyoruz. Daha fazla değil. Eğer bu ürünlerden birtane istiyorsanız lütfen siparişinizi bildirmekten gecikmeyin. Çünkü daha sonra siparişler doluyor ve alamıyoruz. Geçen iki haftalık kampanyada bu sorunu çok yaşadığım için bu sefer de olmasını istemiyorum. Herkeze istediği ürünü sipariş veremeyince ben üzülüyorum sonra.

Yeni üye olmak isteyenler için: Eğer 31. haftada üye olup grup liderleriyle beraber sipariş verirlerse 8 lt tinimini hanım hediye.
2 hafta üst üste sipariş verenler için Sıcak sıcak maksi hediye. 2 lt kapasitesindedir.Okulda, işte, piknikte isterseniz yemeklerinizi soğuk, isterseniz sıcak tutabilirsiniz. Hafiftir ve taşıması kolaydır.




250 TL de aktiflik hediyesi ekmek dolabı.

Ekmeklerinizi, poğaçalarınızı vs. saklamak ve uzun süre taze tutmak amaçlı kullanabilirsiniz. İçinde kırıntı bırakmamanız çok önemli. Arada bir sirkeli suyla silerseniz dezenfekte etmiş olursunuz ve hamurişlerinizi daha da uzun ömürlü kullanabilirsiniz.



İNDİRİMLİ KAMPANYA


31. hafta en fazla 1 adet sipariş verilebilir

R 3443 Ergonomik ekmek bıçağı

eski fiyatı: 58,90

yeni fiyatı: 35,35






31.-32. haftalarda sınırsız sipariş verilebilir

R 3444 Süper değirmen

eski fiyatı: 99,90

yeni fiyatı: 39,90





31. hafta sınırsız sipariş verilebilir
R 3445 Tiwi lolibuz
eski fiyatı: 34,90
yeni fiyatı: 27,90






32. haftada sınırsız sipariş verilebilir
R 3446 Renkli tutkular seti
eski fiyatı: 87,70
yeni fiyatı: 73,90





31. haftada sınırsız sipariş verilebilir
R 3447 Beslenme çantası
eski fiyatı: 30,90
yeni fiyatı: 24,90

Tupperware beslenme çantasının,biri ortada ve biri önde olmak üzere, 2 adet fermuarlı gözü vardır. Yan tarafında spor mataranızın sığacak kadar büyüklükte yeri vardır. Yeni okula başlayan çocuklar için uzun ömürlü güzel bir beslenme çantası.



31. haftada sınırsız sipariş verilebilir

R 3448 Midi miks

eski fiyatı: 34,90

yeni fiyatı: 20,90






31. ve 32. haftalarda sınırsız sipariş verilebilir

R 3449 Pabuç ölçer

eski fiyatı: 15,90

yeni fiyatı: 9,90







32. haftada sadece 1 sipariş verilebilir

R 3450 Şık servis 4,3 lt

Eski fiyatı : 64,90

yeni fiyatı: 45,45




Şık servis 4,3 LT

Yemeğinizi 1,5 saat sıcak tutar.
Özel çift duvarlı yapısı sıcaklığın korunmasını sağlar.
İç ve dış gövde ile kapaklar birbirine sıkıca geçerek güvenli bir şekilde taşımaya olanak sağlar.
Hammadde kalındır.
Kapak iki ayrı kullanım alanı sağlar. Kapalı konumda sıcaklığı muhafaza eder. Açık konumda ise kaşık ile birlikte kullanarak servis yapabilirsiniz.
Geniş ve ergonomik tutacakları sayesinde kolayca taşıyabilirsiniz.
İç ve dış kapları birbirinden ayırarak iki ayrı servis kabı olarak kullanabilirsiniz.
Dış kapak hava geçirmezdir




32. haftada sınırsız sipariş verilebilir


R 3451 Oval dizayn 1,6 lt


eski fiyatı: 25,90 yeni fiyatı: 20,90




31. ve 32. haftalarda sınırsız sipariş verebilirsiniz

R 3452 Mİkrofiber çelik bezi( 1 adettir, en alttaki bez)

fiyatı: 10,90 TL





Özel dokuması sayesinde suda kendi ağırlığının 7-8 katı kadar emiş gücüne sahiptir.Böylece bulasık makinasından çıkan ya da elinizde yıkadığınız bulaşıkları çok kısa sürede su lekesi bırakmadan silebilirsiniz.62*37 cm. ebatlarındadır. Mutfak ve dolaplarının temizliğinde inanılmaz sonuç veriyor....

Tupperware Mikrofiber bezlerin ortak özellikleri:
Makinede yıkanabilirler.
Yüksek kaliteli mikrofiberler 500 yıkamaya dayanıklıdır.
Temizlediğiniz yüzeyde leke ve kalıntı bırakmazlar.
Temizleyici madde kullanmaya gerek yoktur.Sadece su ile temizlik yapılmasını sağlarlar.Eğer deterjan kullanmak isterseniz çok az sıvı deterjan yeterlidir.
Üzerindeki semboller sayesinde hangi bezi ne amaçla kullanacağınızı kolayca ayırt edebilirsiniz.




32. haftada sadece 1 sipariş verilebilir


R 3453 Parti su 2,1 lt ( 2,1 lt olanı turuncu renkte)


eski fiyatı: 33,90 yeni fiyatı: 27,90



Pratik ve kullanışlı kapakları sayesinde sulu yemek, meyve salatası gibi yiyecekleri taşımak ve saklamak için idealdir.
Her türlü gıda ya da eşyanızı buzdolabı, çekmece, mutfak dolabı vs. de saklamak için uygundur.
Yiyecekten Atıştırmalşıklara, El işlerinden Kırtasiye ürünlerine, Banyo Aksesuarlarına kadar geniş bir kullanım yelpazesi vardır.
Güvenle üst üste dizilmek üzere modüler olarak tasarlanmıştır.Diğer SU set ürünlerinizle beraber kullanabilrisiniz.
Bu özellikleri dolaplarınızda,tezgah üzerinde ya da çekmecelerinizde size pratik ve yer kazandıran bir kullanım sunar.
Kapağını kapatırken çapraz köşelerden bastırarak kapatılması tavsiye edilir.
Bu sayede kapak hava almayacak şekilde sıkıca kapanacaktır ve içerisine konan malzemeyi daha uzun süre bayatlamadan saklanmasına olanak sağlayacaktır.
Kapaklar sıkı kapanarak içeriye hava girişine izin vermediğinden et gibi nefes almaya ihtiyacı olan ürünler için bu serinin kullanılmaması tavsiye edilir.


32. haftada sadece 1 sipariş verilebilir fotoğraf mevcut değil

R 3454 Kristalin kasecik 2'li set

eski fiyatı 33,90

yeni fiyatı 24,90


31. hafta sınırsız sipariş verilebilir


R 3455 Dilim peynir dünyası


eski fiyatı: 39,90


yeni fiyatı: 31,90






31. haftada sınırsız sipariş verilebilir (resim mevcut değil)


R 3456 Shrek Sandviç Cüzdanı


eski fiyatı: 15,90


yeni fiyatı: 9,90





31. hafta en fazla 1 sipariş verilebilir


R 3460 Ergonomik salatacı


eski fiyatı: 89,90


yeni fiyatı: 62,90







31. hafta en fazla 1 tane sipariş verilebilir


R 3461 Akdeniz 500 ml (resimde iki tane ama sipariş verilen akdeniz 500 ml 1 adettir)


eski fiyatı: 14,45


yeni fiyatı: 10,90





akdeniz

Esnek kapağı saklayacağınız gıdaya göre şekil alır. Kapak 2,5 cm' ye kadar esneyebilir. Kapak esnek kullanımdan sonra tekrar ilk şeklini alır. Tek çaptaki kapak 3 çeşit kap için kullanılabilir. Şeffaf gövdesi sayesinde, içerisindeki gıdayı rahatlıkla görebilirsiniz. Kapağı hava geçirmeyen kaplar taşıma için elverişlidir. Kaymayan kapak yapısı ürünlerin modüler olarak güvenli bir şekilde üst üste kullanılmasını sağlar.


Akdeniz Serisi, Uzun zamandır karşı karşıya kalınan bir kabın aşırı doldurulması problemine karşı çözüm üretiyor. Akdeniz Serisi'nin esnek kapakları sayesinde yiyeceklerinizi küçük bir kaptan daha geniş bir kaba aktarmak yerine şimdi sıkıştırabilir, herhangi bir plastik ambalaja kağıdı ya da alüminyum folyoya gerek kalmadığı gibi ekstra bulaşık da oluşturmazsınız.




32. hafta en fazla 1 tane sipariş verilebilir


R 3459 Antartika 600 ml


eski fiyatı: 11,90


yeni fiyatı: 8,90







32. hafta en fazla 1 tane sipariş verilebilir


R 3462 Şık servis sosluk


eski fiyatı: 28,90


yeni fiyatı: 19,90







31. hafta en fazla 1 sipariş verilebilir


R 3463 Tini mini hanım 1 lt


eski fiyatı: 25,90


yeni fiyatı: 18,90



tini mini 1 lt
Sebze ve meyveleriniz normalin iki katı daha uzun süre taze kalsın.
Üzerinde bulunan nem kontrol düğmeleri içeriye hava girmesini önleyerek daha uzun süre sağlıklı bir şekilde sebze ve meyvelerinizi saklamanıza olanak tanır.
Yeşillikler-marul kıvırcık tere roka-, kolay bozulabilen gıdalar bu üründe daha uzun süre tazecik kalacaktır.
Meyveleriniz -özellikle yaz meyveleri- için bulunmaz bir seçim. Her boyda tini mini hanım mevcuttur.


-------------------------------------------------------------------------------------------------


Bu kampanyanın ev sahibi hediyeleri:



31. haftada 150 TL'de eko pasta servis








32. haftada 150 TL'de tini mini hanım 3,6 lt


31. ve 32. haftalar için 300 TL'de Tini mini 4,2 lt

25 Temmuz 2009 Cumartesi

Beşamel soslu börek ve balkon keyfimiz

Daha önce de söylediğim gibi geçen hafta eltimler Samsun'a sürpriz bir ziyaret yaptılar.
Bizim için bu çok güzel bir sürpriz oldu. Samsun her ne kadar çok güzel bir şehir olsa da, ailenden uzak olunca hiçbir şeyin tadını alamıyorsun. En azından benim ve eşim için bu böyle. Bu duyguları çocuklarımıza da aşılamaya çalışıyoruz. Aile çok önemli!!!
Elti eltiyi çekemez sözünü biz çürüttük herhalde. İyilik iki taraflı olursa gayet güzel çekebiliyor bence. Bu güzel tarifi de eltimden aldım. Benim ilk defa yediğim bir börek bu, çok beğendim. Umarım sizler de beğenir ve denersiniz.


Malzemeler:
  • 1 pk yufka (6'lı kullandım)
  • 1 adet tavukgöğsü
  • 1 karışık garnitür (arzuya göre sadece bezelye de olabilir)
  • tuz, karabiber, pulbiber (arzuya göre baharatlandırabilirsiniz)
  • Galeta unu (bayat ve kurumuş ekmeklerinizi de robotta çekebilirsiniz)
  • 3 yumurtanın akı (sarılarını başka biryerde değerlendirin)

Beşamel sos için:

Beşamel sosunu önceden hazırlayıp soğutmanızı öneririm.

  • 2 yk un
  • biraz tereyağ (ben zeytinyağı kullanıyorum)
  • 2-2,5 sb süt
  • tuz, karabiber

Bir tencerede unu yağ ile beraber pembeleşinceye kadar kavurun. Kavrulmuş un kokusu gelince içerisine yavaş yavaş sütü ilave edin. Ben genelde göz kararı kullandığım için aşağı yukarı bir ölçü verdim. Sütü azar azar ilave ederseniz bir sorun çıkmaz. Puding kıvamında olmalı. Sütü ilave etmeye başlayınca ateşi kısmanızı öneririm. Birden lapa olabilir.Tuz ve karabiberi ilave edin, 1 dk kaynadıktan sonra sosunuz hazır.

Böreğin hazırlanışı:

Tavuk göğsünü tel tel olana kadar haşlayalım. Haşlandıktan sonra suyunu dökmeyin, başka bir yemekte değerlendirebilirsiniz. Tavukları bir kasenin içine parçalayın ve üzerine kullanacağınız garnitürü ilave edin. Arzuya göre yarım kavanoz garnitür kullanabilirsiniz. Ben tümünü kullandım. Üzerine biraz tuz ve baharatları ilave edebilirsiniz. Fakat beşamel sosunda da tuz ve baharat olduğunu unutmayın.

Önce yufkanın birini açıyoruz ve üzerine beşamel sosunu yayıyoruz. Bunun üzerine bir yufka daha kapatıyoruz ve dikkatlice 8'e bölüyoruz. Uzun köşelerine hazırladığımız tavuklu harçtan koyduktan sonra kalınca sarıyoruz. Önce yumurta akına sonra galeta ununa batırdıktan sonra kızgın yağa atıp altın sarısı renginde kızartıyoruz.

Ben ev yapımı galeta kullandım. Eltim hazır galetadan daha güzel olduğunu söyledi. Bayat ekmeklerimi farklı yerlerde değerlendirmek için buzluğa atarım. Onlardan çıkardım ve robotta çektim, çok güzel galeta unu oldu.

Ayrıca bu börek bekletmeye gelmiyor. Misafire yapacaksanız da önceden hazırlayıp (derindondurucuya da koyabilirsiniz) servisten hemen önce kızartmanızı öneriyorum. Bekleyince aynı lezzeti kalmıyor çünkü.

Afiyet olsun....

Bu küçük cimcime de kaynım ve eltimin kızı. Ailemizin nazarboncuğu...


Gördüğünüz gibi birileri dayanamayıp aşırmaya başlamış bile.....

Bunlar da benim bu sene ilk defa yetiştirmeye çalıştığım domateslerim. İlk denemem olmasına rağmen bayağı güzel büyüdüler ve domates verdiler bile. Bugün birincisi kızardı, yemek için ev ahalisi sıraya girdi bile...


24 Temmuz 2009 Cuma

Karadeniz gezimiz ve Sümela manastırı


Karadenizi görmeden Türkiye'yi gördüm dememeli bir insan....... Buna birkez daha kanaat getirdim.

Bir karadeniz turu yapmayı herzaman hayal etmiştim, sonunda yarı yarıya bu hayalime kavuştum. Eşimin görevi Samsun'a çıkınca sevdiklerimden ayrılmak zorunda kalacağım diye çok üzülmüştüm. Göz yaşları içerisinde apartmanın bulunduğu sokağı terketmiştim. Fakat tayinimizin Samsun olduğunu öğrenince bir nebze su serpilmişti yüreğimi, en azından güzel bir yere gidiyorduk. Hep gidip gezmeyi hayal ettiğim bir yere..... sonunda o çok sevdiğim karadenizi gezme fırsatım olacaktı.

Tabii ki herşeyin sadece bir hayalden ibaret olduğunu çok geçmeden öğrendim. Gerçek hayatta herşey farklıymış, günlük koşuşturmalar, çocuklar derken aradan 3 yıl geçmiş ve ben hala karadenizi gezememiştim. Geçen hafta memleketten kaynım ve eltim geldiler, ordan burdan konuşurken ani bir kararla ertesi sabah erkenden yola çıktık. Fatsa, Ünye, Ordu, Giresun, Akçaabat, Trabzon ve oradan da Sümela manastırı. "Allahım, ne kadar güzel yerler", dedim durdum kendi kendime.

İşte o geziden ufak kareler.....


Önce Ordu-Fatsa durağımız



Harika bir yer, denizi Samsunun denizinden çok farklıydı. Sabah sabah havanın serinliğinden faydalandık ve kahvaltımızı Fatsa Atatürk parkında yaptık.








Fatsa'nın güzel denizi









Çocukların deniz keyfi











Fatsa'da kahvaltı
Söylemeden geçemiyeceğim, yeni tupperware kristalin kablarım ve tuppertermos'um kahvaltımıza şıklık kattı ...
Ayrıca Trabzon ekmeği de harikaydı.














Kahvaltı devam ediyor.....










Hala kahvaltı.....








Ve hala kahvaltı
Açıkçası manzara, ortam ve hava okadar güzeldi ki, o kahvaltı masasından hiç kalkmak istemedik. Planladığımızdan biraz daha fazla vakit geçirince programımız biraz aksadı, ama değdi doğrusu.





Etrafımıızı birden güvercinler sardı, biraz da onlar nasibini alsın dedik....










Karnımız doyduğuna göre artık istikamet Giresun.


Giresun kalesi


Maalesef sadece uzaktan görüntü alabildim, program aksayınca gidip gezemedik. Fakat Giresunun deniz ile birleşimi harikaydı. Çok güzel manzaralarla karşılaştık.





Bir sonraki durağımız Akçaabat. Oradan geçip de Akçaabat köftesi yememek olurmu.....


Akçaabatın çıkışına doğru yokuştan aşağıya inerken sağ tarafta Köfteci Ali'nin yeri var dediler. Gerçektende elimizle koymuş gibi bulduk. Ekmekler, piyaz ve köfteler harikaydı. Ustanın eline sağlık.


Mısır ekmeği, trabzon ekmeği, tahıllı ekmek derken çeşit çeşit ekmek vardı ve çok lezzetliydi.






Köftenin yanında fasulye piyazı, fotoğrafını çekmek için tüm aleme rezil olduğumu saymazsak herşey çok güzeldi. Ön masadakiler gülmekten kırıldılar benim fasulye piyazının fotoğrafını çektiğimi görünce. Diyemedim ki," gülmeyin arkadaşlar, benim blogum var orada yayınlayacağım gezdiğim gördüğüm yerleri" diye. Neyse olsun, varsın gülsünler.





Ve sonunda köftemiz geldi....
Aslında ilk önce harika ekmeklerin ve piyazın fotoğraflarını sakin sakin çektim, sonra köfte gelince birden fotoğrafı felan unutuverdik valla. Köfte okadar güzeldi ki, kendimizi kaptırmışız. Bir de baktık ki köfteler bitmiş. Ben daha fotoğraf çekecektim diye mızmızlanırken yapacak birşey kalmamıştı maalesef. Bir an yan masadakilerin tabağını fotoğraflayayım diye düşündüm ama düşününce tekrar vazgeçtim. Buyüzden bu fotoğrafı internetten indirdim. Bizimkini tutmaz ama aşağı yukarı böyleydi tabağımız.
Artık manastıra çıkmaya hazırız!!!
Trabzon'da Maraşcaddesi varmış, Kahramanmaraş'da da Trabzon caddesi var. Kardeş şehirler yani, bizde kardeş şehrimizde maraş caddesini gezmiş olduk böylece.
Sümela manastırı hakkında bilgi: alıntı: http://www.ansiklopedi.turkcebilgi.com/
Maçka’nın 17 km. güneyinde Altındere köyü’nde, Meryemana (Panagia) deresinin batı yanında, Mela Dağı’nın deniz seviyesinden 1,150 m. yükseklikteki kayaları oyarak ve doğal mağaralardanda faydalanılarak yapılmış manastırın adı “Sümela”, Rumca karanlık, siyah anlamına gelen “melas” kelimesinden gelmektedir.
Virajlı yollar git git bitmek bilmediysede, yolda karşılaştığımız harika manzaralar gözümüzü gönlümüzü doldurdu.




Manastıra doğru yürüyüşün daha uzun süreceğini tahmin etmiştim, fakat bunun aksine arabayla bayağı bir yol gidebildik. Tamamen yukarı çıkınca artık geri kalan yolu yürüyerek devam etmek gerekiyordu. Yorucu olsa da tahminimizden daha kısa bir yol yürüdük.

yürüyüşe başlamadan önce çocuklara biraz mısır keyfi,
enerji depolamak için....

işte uzun ince manastır yolu.....








Ve yürümeye devam ediyoruz....







Hala yürümeye devam ediyoruz
( bu arada arkadan önce sırayla: kaynım Abdullah, oğlum Metehan, kızım Şulenur ve yeğenim Feridenur ve en önce canım elticiğim Hatice)




ben hala tırmanmaya devam ediyorum, gördüğünüz gibi yorgunluktan derman kalmamış






Sonunda manastır göründü! Hava bayağı soğuktu ve çocuklar üşüdüler.

yukarı doğru çıktıkça yağmur yağmaya başladı. Aşırı sisden önümüzü fazla göremedik. Gitmeyi düşünenler için ufak bir tavsiye, yanınıza muhakkak bir hırka alın.







Keşişlerin odası, dış cephe



Keşişlerin odası iç kısım
güzel manastır manzarası











manastır duvarı
Bu manastırın 13-14 yy yapıldığını düşününce dehşete kapılmamak elde değil. Hiçbir teknolojik ürün olmadan insanlar bunları nasıl yapmışlar! O günlerde yaşayan insanların fiziksel güçlerini merak ediyorum doğrusu...






























Asıl kilisenin apsid kısmında, güney duvarında yukarıda Meryem'in doğuşu ve mabede sunuluşu, tebliğ, Hz. İsanın doğuşu, mabete sunuluşu ve hayatı, altta İncilden resimler.
Güney kapısında Hz.Meryem'in ölümü ve havariler.
Kilisenin doğuya bakan yukarı kısmında 2. sırada Genesis, Ademin yaratılışı, Havva'nın yaratılışı, Allah'ın tembihi, İsyan ( Adem ile Havvanın yasak meyveyi yemeleri) Cennetten kovulma. 3. sırada: Yeniden dirilme, Thomas'ın şüphesi, Kabirde bir melek, Nikaia konsülü.
Absid kısmının dışında, yukarıda Mikail, Cebrail bulunmaktadır Şamil Horuluoğlu. (1978), Tarihi Eserleri ile Trabzon. Cihan Matbaası. Ankara
Manastır iç ve dış duvarlarında bulunan freskler, toprak boyası ve eski taş yosunu gibi ilkel boyalardır.



Her resimde farklı bir konuyu anlatıyor. Her nekadar çizildikleri için resimleri yorumlamak zor olsa da, bu resimde sanırım bir melek var. Hollanda daki ilkokulum da koyu katolik bir ilkokuluydu. Oradan hatırladığım kadarıyla yuvarlak içine alınan kafalar din adamları, önemli kişiler olmalı. Bu yuvarlaklar ışık demek. Kafalarının etrafında bir nur gibi.




Yüzyıllar boyunca bu boyaların günümüze kadar dayanması hayret verici bişey. Maalesef fresklerdeki yüzler hep kazınmış ve üzerlerine yazılar yazılmış. Bu beni çok üzdü. Ne olursa olsun, tarihi eser bunlar. Yapanları şiddetle ayıpladım, kınadım. Burada insanlar yaşamışlar, tarihi anlatan resimler bunlar. Birazcık saygı beklerdim doğrusu...


Aslında birdahaki sefere kesinlikle bir rehber ile gitmek lazım, bu resimlerin anlamlarını bilmek isterdim doğrusu. Rehber oraya gelen bir gruba anlatırken kulak misafiri oldum biraz. Manastırdaki resimlerde Hz. meryem'i, Hz. İsa'yı vs, Hz. Adem ve Havva'yı anlatıyor. O günlerde yaşanan olayları resmetmişler.






Manastırın içindeki tavanda bir duvar resmi( dikkatli bakınca orada bir yüz var)


Tahminime göre bu Hz. İsa olmalı, fotoğrafı çekerken bu yönde söylentiler kulağıma geldi. İçerisi çok karanlıktı ve flaş kullanmak yasak olduğu için ancak bu kadarını görüntüleyebildim.






Son yorumum: kesinlikle gidilip gezilmesi gereken bir yer....